BASIN AÇIKLAMASI: BİLİMSEL ECZACILIĞIN 177’İNCİ YILINI KUTLUYORUZ!


Türk Eczacıları BirliÄŸi Merkez Heyeti tarafından 14 Mayıs Bilimsel Eczacılık Günü vesilesi ile Ankara'da bir basın toplantısı gerçekleÅŸtirildi. YoÄŸun katılımın olduÄŸu toplantıda Türk Eczacıları BirliÄŸi BaÅŸkanı Ecz. ErdoÄŸan Çolak açılış konuÅŸmasını yaparken, hemen sonrasında Türk Eczacıları BirliÄŸi Genel Sekreteri Ecz. Arman Üney, koordinatörlüÄŸünü yaptığı "Smart Akıllı Eczane Projesi" hakkında basın mensuplarına detaylı bilgi verdi. 


14 Mayıs Bilimsel Eczacılık Günü vesilesi yapılan basın açıklaması metninin tamamı ÅŸöyledir; 

"Değerli Basın Mensupları,

Bilimsel eczacılığın 177’inci yılı dolayısıyla gerçekleÅŸtirdiÄŸimiz basın toplantımıza hepiniz hoÅŸ geldiniz.
Maalesef, Hakkari’de 6 asker ve iki pilotumuzun ÅŸehit olduÄŸu haberiyle güne baÅŸladık. Åžehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına baÅŸsaÄŸlığı, yaralılara acil ÅŸifalar diliyoruz. Terörü lanetliyor, insanların saÄŸlık, barış ve huzur içinde yaÅŸadığı bir ülke isteÄŸimizi yineliyoruz.

13 Mayıs aynı zamanda Soma katliamının da yıldönümü. Yer altında hayatını kaybeden 301 madencimiz için hala yüreÄŸimiz yanıyor. Para insan canından deÄŸerli görülmeye devam ettikçe bu katliamlar da sürecek. Bizler yurttaÅŸlar olarak madenlerde, inÅŸaatlarda, her yerde, tam ve en ileri teknolojiye dayalı iÅŸ saÄŸlığı ve güvenliÄŸi tedbirlerinin uygulanmasını hak ediyoruz, talep ediyoruz.

Değerli Basın Mensupları;

Bizler, hastaların 24 saat, kesintisiz ve ücretsiz olarak ulaÅŸabildiÄŸi, pek çok alanda saÄŸlık danışmanlığı veren, ama her ÅŸeyden önce ilacın uzmanı olan kiÅŸileriz. Her zaman hastalarımızın yanındayız. Onlara da bize güvendikleri, TÜBÄ°TAK destekli bir araÅŸtırmaya göre Mesleki Ä°tibar Skalası’nda 6’ıncı sıraya oturttukları, sadece eczanelerden aldıkları ilaçları kullandıkları ve onları doÄŸru kullandıkları için çok teÅŸekkür ediyoruz.

Değerli Basın Mensupları,

Eczacılar olarak çok yönlü bir deÄŸiÅŸim rüzgârının içinden geçiyoruz. Bir yandan saÄŸlık sistemi son sürat deÄŸiÅŸiyor. DiÄŸer taraftansa eczacılık hizmetleri tüm dünyada ve ülkemizde de çeÅŸitleniyor, eczacılara gerek kamu gerekse meslek etiÄŸi ve uluslararası düzenlemeler yeni roller yüklüyor. Bizler, bütün amacı eczacılık yapmak, bilimsel temelli mesleÄŸimizi daha iyi yapmak olan insanlar olarak; bütün bu deÄŸiÅŸime adapte olmakla yetinmeyip deÄŸiÅŸimin öncüsü olmak için çalışıyoruz. Ancak, sizlerin de yakından takip ettiÄŸi üzere, sıklıkla ekonomik bariyerlere takılıyor, bazen de geçemiyoruz. Tüm kamuoyunun ÅŸunu çok net bilmesini istiyoruz: Eczacı, eczacılık yapabilmek, kurumlarla, bürokrasiyle, ekonomiyle deÄŸil, hastayla ilgilenebilmek için çaba sarf ediyor. Eczanesini ÅŸu anda bulunduÄŸu yerde tutabilmek ve hastalara sürekli hizmet verebilmek için mücadele veriyor. Eczanelerde çalışan toplam 70 bin iÅŸ arkadaşımızı ve onların ailelerini korumak için uÄŸraşıyor.

GeçtiÄŸimiz dönem, bizim için bu bakımdan çok zor oldu. En son 2013 yılında imzaladığımız SGK Ä°laç Alım Protokolünü yenileme sürecinde gergin, yıpratıcı anlar yaÅŸadık. Ancak seçilmiÅŸ yöneticilerimizle karşılıklı iyi niyet ve iradeyle eczacının yaralarını kısmen de olsa saran, bazı kazanımlarla çıktığımız bir Protokol imzaladık. Buradan bu süreçte emek sarf eden baÅŸta Çalışma Bakanımız olmak üzere, herkese teÅŸekkür ediyoruz.
Tam bir refah toplumun tüm kesimlerinin istediÄŸi ve istemeye hakkı olduÄŸu bir olgudur. Bizler bu tam refah halinin halen çok uzağındayız. O nedenle, daha iyi bir eczacılık hizmeti için verdiÄŸimiz mücadeleyi sürdürmeye de kararlıyız.

Ä°laç hizmetlerinin sürdürülebilirliÄŸi, saÄŸlıkta güvenin simgesi eczanelerimizin varlıklarının ve yaygınlıklarının sürekliliÄŸi ve ülkemiz için ciddi bir istihdam alanın korunabilmesi adına;


- Verimli ve düzgün çalışan bir provizyon sisteminin kurulması artık bir zorunluluktur.

- Hekimler ve diÅŸ hekimleri için 14 Mart’ta verilen 5510 Sayılı Kanun'un "Fiili Hizmet Süresi Zammı" baÅŸlıklı 40. Maddesinin Ä°kinci Fıkrası kapsamına alınma müjdesine kamu eczacılarının da dâhil edilmesini bekliyoruz. Kamu eczacılarının özlük haklarının ve çalışma koÅŸullarının iyileÅŸtirilmesi konusunda da mutlaka bir giriÅŸim yapılmalıdır. 

- Ä°laç ÅŸirketlerinin eczane üzerinden verdiÄŸi ıskontolardan doÄŸan zararın SGK ile ilaç firmaları arasında çözümlenmesi çok geç kalınmış bir meseledir. Eczacı ilaç ÅŸirketinin SGK’ya olan borcunu ödemek zorunda deÄŸildir. Bu zararların bir an önce telafi edilmesi ve bir daha böyle bir uygulamanın olmaması için önlem alınması gerekmektedir.

Bunun yanı sıra,

Yüzdesel ve sabit kâr marjlarının iyileÅŸtirilmesi: Eczacı kârlılığının ilaca baÄŸlı olarak belirlenmesi nedeni ile her ciro azalışının eczanenin kârlığının da azaltması ve bu kar oranlarınınsa her geçen gün artan eczane iÅŸletim masraflarını karşılayamayacak boyutlara ulaÅŸmış durumdadır. Eczacı kâr oranları artırılmalı; eczacıya verdiÄŸi saÄŸlık danışmanlığı ve hasta güvenliÄŸi takibi hizmetleri için bir meslek hakkı tanınmalıdır.

Eczane temelli verilen hizmetler için meslek hakkı verilmesi: Pek çok Avrupa ülkesinde olduÄŸu gibi eczacıya:
• Astım / Koah, diyabet, hipertansiyon gibi spesifik tanı konulmuÅŸ hastaları temel alan hizmetler
• Ä°laç kullanımı kontrolü, çoklu ilaç kullanımı eÄŸitimi, ilaç etkileÅŸimleri gibi hastanın ilaç kullanımına dayalı hizmetleri
• Otomatik dozajlama gibi ilaç sunum hizmetleri
• Sigara bıraktırma, aşılama kampanyaları gibi toplum saÄŸlığı hizmetleri
gibi özel hizmetler için, bir meslek hakkı verilmektedir. Meslek hakkı, eczacılara mesleki bilgilerini sürekli güncel tutmaları, hastalarına nitelikli ve standardize hizmet sunmaları, hasta danışmanlığı için zaman ayırmaları ve bu doÄŸrultuda saÄŸlık sistemine saÄŸladıkları katma deÄŸer nedeniyle verilmektedir.

Stok zararlarının karşılanması: 2004 yılından bu yana referans fiyat uygulamasına baÄŸlı olarak 572 kez düÅŸen ilaç fiyatları nedeni ile eczane stoklarında oluÅŸan kayıpların ilaç firmalarınca telafi edilmemiÅŸtir. Eczacıların ilaç fiyat düÅŸüÅŸlerine baÄŸlı olarak stoklarında oluÅŸan zararının (stok zararı) temini yasal güvence altına alınmalı, zararın firmalarca karşılanması hususunu kağıt üstünde kalmaktan kurtaracak ve iÅŸlerlik kazandıracak düzenlemeler getirilmelidir. Stok zararlarının 60 günlük bir geçiÅŸ süreci içinde ilaç firmaları tarafından ödenmesi kesin hükme baÄŸlanmalıdır. 

Eczacılar için yeni istihdam alanlarının açılması, mevcut istihdam alanlarındaki sayılarının artırılması ve konumlarının güçlendirilmesi: Eczacıların önemli bir kısmının serbest eczacılığa yönelmesi, kamuda, hastanelerde ve ilaç sanayinde eczacılara yönelik kadroların oldukça sınırlı olması, eczacısız hastanelerin bulunması, özellikle hastane eczacılarının depo sorumlusu gibi görülmesi, klinik eczacılık alanında etkin rol verilmemesi baÅŸlıca sorunlarımızdandır. Eczacılar için yeni istihdam alanlarının açılması ve eczacıların varolan istihdam alanlarındaki konumlarının pekiÅŸtirilmesi gerekmektedir. Bu nedenle, belirli yatak sayısı başına eczacı istihdamının hem kamuda hem özel hastanelerde saÄŸlanması gerekmektedir. Ä°laç sanayinde çalışan eczacı sayısı ise aynı alanda çalışan kimyager, kimya mühendisi, biyolog ya da fizikçi sayısına göre çok daha aÅŸağılardadır. Oysa ilacın aslî uzmanı eczacıdır, Ä°laç sanayi eczacı istihdamı konusunda teÅŸvik edilmeli, eczacılara aldıkları eÄŸitime yaraşır bir ücret ödenmelidir.

Ancak istihdam sorununu çözmek açısından bunlar yeterli deÄŸildir. Türk Eczacıları BirliÄŸi olarak üç yıl önce yaptığımız Eczacı Ä°nsangücü Çalıştayı sonucunda eczacıların çalışabileceÄŸi alanlar ve eczacı kadrosu açabilecek olan kurumlar belirledik. Örnek vermek gerekirse;
• Türkiye Ä°statistik Kurumu (TÜÄ°K), Türk Patent Enstitüsü (TPE), Türk Standartları Enstitüsü, RTÜK, Reklam Kurumu gibi kurumlarda ve kobilerde uzman eczacılık;
• Geriyatri, pediyatri, psikiyatri, biyoteknoloji, nanoteknoloji, farmakoantropoloji, farmakogenetik, ilaç hukuku gibi yeni uzmanlaÅŸma alanlarında eczacılık,
• Tıbbi ürün yetiÅŸtiriciliÄŸi, patent danışmanlığı, kalite uzmanlığı, farmakope analistliÄŸi.

Söz konusu Çalıştay’ın sonuçlarını SaÄŸlık Bakanlığı ve YÖK’e de sunduk. Beklentimiz baÅŸta SaÄŸlık bakanlığı ve YÖK olmak üzere ilgili kurumların saÄŸlık insan gücü planlaması yaparken bu çıktıları öncelikle dikkate almasıdır.
Ä°laçta reklamın önlenmesi: Tezgahüstü-OTC diye tabir edilen reçetesiz ilaçlarda reklamı serbest bırakmaya yönelik düzenleme yapma giriÅŸimlerinin halk saÄŸlığı açısından bir tehdit oluÅŸturması nedeniyle reçeteli ya da reçetesiz hiçbir surette ilaçta reklama ve ilacın market tezgâhlarından satışına izin verilmemelidir.

Yeni eczacılık fakültelerinin açılmaması ve belirli bir standart ve kaliteyi saÄŸlayamayan eczacılık fakültelerinin kapatılması: Türkiye’de bugün 29’u öÄŸrenci alan 37 Eczacılık Fakültesi bulunmaktadır. Özellikle 2000’li yıllarda Eczacılık Fakültelerinin sayısında hızlı bir artış yaÅŸanmıştır. KuÅŸkusuz toplum saÄŸlığının ve ülke ekonomisinin ihtiyaçları ile nüfusun ve bu nüfus içerisinde yükseköÄŸretim talep eden oranın artışına paralel olarak yeni Eczacılık Fakültelerinin açılması gerekecektir. Ancak söz konusu fakülteler açılırken popülist kaygılar yerine ülkenin gerçek saÄŸlık insan gücü ihtiyacı gözetilerek bir plan ve program dahilinde hareket edilmesi de artık kaçınılmaz bir hal almıştır.

2013 yılı sonlarında TEB olarak yaptığımız projeksiyona göre, 2023 yılına kadar eczacılık fakültelerinin veya kontenjanlarının sayısında bir düÅŸüÅŸ olmadığı takdirde, 11.500 eczacının istihdamıyla ilgili büyük bir sorun ortaya çıkmış olacaktır. Son iki yılda yeni açılan fakültelerle mezun sayısının artmasıyla bu rakamın daha da artmış olduÄŸu açıktır.

Bu doÄŸrultuda arık yeni eczacılık fakültesi açılmamalı; varolanların kontenjanları yeniden gözden geçirilmeli ve azaltılmalıdır. Bundan sonra on yıllık dönemlerde eczacı ihtiyacı deÄŸerlendirilerek fakülte açılması ya da kontenjanların artırılması deÄŸerlendirilmelidir. DiÄŸer yandan yeni Eczacılık Fakültelerinin öÄŸretim elemanı açığı ve teknik altyapı eksiklikleri bir an önce giderilmelidir. Özellikle öÄŸretim elemanı istihdamında eczacılar gözetilmelidir.
Ä°laç politikalarının eczacıların ve eczacı örgütlerinin dâhil olduÄŸu katılımcı bir mekanizma içerisinde belirlenmesi: Ä°laç-eczacılık alanına iliÅŸkin politikalarda ilaç ruhsatlandırma, fiyatlandırma ve geri ödeme politikalarının ilaç ve eczacılık alanının bileÅŸenlerinin yer aldığı katılımcı bir mekanizma içerisinde sürdürülebilirliÄŸi ve bulunabilirliÄŸi gözeterek yeniden yapılandırılmalıdır. SaÄŸlığa iliÅŸkin kararlarda SaÄŸlık Bakanlığı tekrar aslî karar organı haline gelmeli; saÄŸlığın ekonomisi-finansmanı ile ilgili konularda ise saÄŸlık meslek örgütlerinin görüÅŸlerini öncelikli olarak dikkate alacak Ekonomi Koordinasyon Kurulu benzeri bir SaÄŸlık Koordinasyon Kurulu oluÅŸturulabilir. Böyle bir kurul, saÄŸlık ve sosyal güvenlik politikaları ile saÄŸlık bütçesinin saÄŸlık hakkı temelinde daha gerçekçi ve adil bir zemine oturmasını saÄŸlayacaktır.

Ä°laç bütçesi, eczacıların da dâhil olduÄŸu katılımcı bir mekanizma içerisinde ÅŸekillenmelidir. Türkiye ilaç pazarının büyüme oranları ile ilaç firmaların pazar paylarındaki büyüme göz önünde tutularak ilaç bütçesinden sanayiye aktarılan kadar bir pay hakkaniyet temelinde yaygın bir saÄŸlık ağı olan eczanelere aktarılmalıdır.

Gıda Takviyeleri/Bitkisel Ä°laçlar/Tıbbi Bitkisel Ürünler: Gıda takviyesi yahut bitkisel ilaç adı altında eczane dışı mekânlardan satılan ürünlerin ölümlere varacak düzeyde toplum saÄŸlığı sorununa dönüÅŸmüÅŸtür. Ayrıca bu konuda Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile SaÄŸlık Bakanlığı arasında yetki ve mevzuat karmaÅŸası yaÅŸanmaktadır.

Gıda takviyesi adı altında satılan ürünlerin SaÄŸlık Bakanlığınca yapılan titiz kontrollerden ve ürün analizlerinden sonra tıbbi bitkisel ürün kategorisine girip girmediÄŸi belirlenmeli; sadece eczanelerden eczacı danışmanlığında halka sunulmalı ve bunların satılması sıkı bir denetime tabi tutulmalıdır. Söz konusu ürünlerin internetten satışını önleyecek tedbirler getirilmelidir. Önleyici- caydırıcı tedbirler yanında bu ürünleri satanlara yönelik cezai tedbirler artırılmalı; insan saÄŸlığı, saÄŸlık simsarlarının eline bırakılmamalıdır.

Veteriner-Zirai Ä°laçlar: Eczacılar beÅŸeri ilaçlar kadar veteriner-zirai ilaçlar konusunda da yetkin olan birer saÄŸlık profesyonelidir. DiÄŸer yandan reçeteyi yazan ile reçeteyi karşılayanın aynı kiÅŸi olması etik dışı tutumların önünü alabildiÄŸine açmaktadır. Bu nedenle veteriner ilaçların, ilacın aslî uzmanı olan eczacı eliyle eczacı danışmanlığında sunulması bütüncül saÄŸlığa etik yaklaşımın da gereÄŸidir.

Eczane dışına çıkan saÄŸlık ürünleri: Eczane dışına çıkarılan günübirlik, kemoterapi ilaçları, mamalar, gıda takviyeleri, botoks, aşılar ve eklemiçi sıvıları vb. ürünlerin yeniden eczanelerden sunumunun saÄŸlanması hem halk saÄŸlığı risklerini asgariye indirilmesi hem kamu maliyesinin korunması açısından önemlidir.
Bütün bu taleplerimiz karşılandığında, eczanelerin ekonomisi ile birlikte hastanın saÄŸlığının da geliÅŸeceÄŸine inanıyoruz.

ECZANELER DEĞİŞİYOR, TOPLUM SAĞLIĞI GELİŞİYOR


Değerli Basın Mensupları;

Ülkemizde ilk eczacılık sınıfının açıldığı 14 Mayıs 1839 yılından bugüne kadar eczacılık mesleÄŸi son derece deÄŸiÅŸti, deÄŸiÅŸmeye devam ediyor. Bizler de bu deÄŸiÅŸimi hızlandırmak için meslek örgütü olarak görevimizin başındayız. Eczanelerin hasta saÄŸlığına verdiÄŸi hizmetin niteliÄŸini ve yelpazesini artırmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Sadece talep eden deÄŸil, hizmet üreten, katma deÄŸer yaratan bir mesleÄŸin mensupları olmak; hastalarımıza verdiÄŸimiz hizmetin kalitesini artırmak için uÄŸraşıyoruz.

Bu doÄŸrultuda, geçtiÄŸimiz iki yıl boyunca eczacıların mesleki geliÅŸimini süreklileÅŸtirecek bir projeye imza attık. Akılcı Eczane projesi ile, önce
- Türkiye’deki eczacılar için ulusal bir yetkinlik çerçevesinin hazırlanması ve serbest eczacılık uygulamalarına dahil edilmesi yönünde çalışmalar yürüttük. Bu çalışmaları Dünya Eczacılık Federasyonunun kriterlerini gözeterek gerçekleÅŸtirdik. “Dünya Çapında Eczacı” tanımından hareket ederek, en geliÅŸmiÅŸ saÄŸlık hizmeti veren ülkelerde eczacılar hangi kriterlere uygun hareket ediyorsa bizim meslektaÅŸlarımızın da o kriterleri esas alması ile ilgili bir çerçeve oluÅŸturduk.
- Bu kriterlerin tamamına ulaÅŸmak için “sürekli mesleki geliÅŸim” yaklaşımını hayata geçirdik. Eczacıların kendilerini deÄŸerlendirebilecekleri, “kanıta dayalı” öÄŸrenebilecekleri, bilgilerini sürekli yenileyecekleri bir sistem kurduk.
- 8 ilde Astım / KOAH alanında bir pilot proje gerçekleÅŸtirdik. Projeye dahil olan eczacılarımızla oluÅŸturduÄŸumuz bu yeni hizmet modeli çerçevesinde bir hizmet sunduk ve Astım / KOAH hastalarımızdaki iyileÅŸme düzeylerini deÄŸerlendirdik. Astım ilaçlarının kullanımında kötü inhalasyon tekniÄŸi hem ilaçların emilimini azaltmakta hem de inhaler kullanan pek çok hastanın ilacından hiçbir fayda saÄŸlamamasına neden olmaktadır. Dolayısı ile hastalara inhaler kullanımı baÅŸta olmak üzere ilaca ve hastalığına dair konularda eczacılarımızın saÄŸladığı danışmanlık hizmeti ile hastalarımızın yaÅŸam kalitesinde belirgin bir iyileÅŸme yarattık. Buna iliÅŸkin deÄŸerlendirmeleri çok ana hatları ile sizlere ÅŸu ÅŸekilde açıklayabilirim.
- Astım tedavi süreçlerinin deÄŸerlendirilmesinde yani tedavi ile hastalara astımının kontrol altında olup olmadığının belirlenmesi sürecinde kullanılan Astım Kontrol testlerinde 80 hastamızda ortalama %76 civarında bir iyileÅŸme saÄŸladık.
- DiÄŸer bir deÄŸerlendirme, solunum hızını ölçmek için geliÅŸtirilmiÅŸ olan hastalığın gidiÅŸini, ilaç tedavisinin etkinliÄŸini ve astma ataklarının ağırlık derecesini anlamamıza yardımcı olan bir cihaz olan PEF Metre cihazları ile yaptığımız deÄŸerlendirme. Bu deÄŸerlendirmelerde 80 hastamızdaki iyileÅŸme %40 civarında olmuÅŸtur.
- Ä°laç kullanımını deÄŸerlendirdiÄŸimizde ise salbutamol kullanımında yüzde 30 civarında azalma olduÄŸunu gördük.
Bu sonuçlar, eczacının saÄŸlık sistemine katkısını net bir ÅŸekilde gösterdi. Projemiz Diyabet eÄŸitimi ve arkasından obezite, hipertansiyon, sigara bırakma gibi alanlarda devam edecek. Bu yıl, eczanelerdeki bu deÄŸiÅŸime dikkat çekmek için 14 Mayıs temamızı “Eczaneler DeÄŸiÅŸiyor, SaÄŸlık Sistemi GeliÅŸiyor” olarak belirledik.

Son derece sevindirici bir baÅŸka geliÅŸmeyi de ilk kez burada dile getirmekten büyük bir mutluluk duyuyoruz: Projemizin ilk sonuçlarını 19 Nisan 2016 günü Sayın SaÄŸlık Bakanımız Dr. Mehmet MüezzinoÄŸlu ve beraberindeki heyete sunduk. Son olarak Bakanlıkla Merkez Heyetimizin yakın zamanda yaptığı toplantıda Türkiye’de eczacılık sisteminin çehresini büyük bir hızla deÄŸiÅŸtirecek yeni bir uygulamaya birlikte baÅŸlamaya karar verdik. Projemizin devamı ve SaÄŸlık Bakanlığı iÅŸbirliÄŸiyle geniÅŸletilmesi sonucunda tüm eczacılarımızı yaÅŸam tarzı deÄŸiÅŸiklikleri ve diÄŸer konularda eÄŸiteceÄŸiz. Bu eczacılarımıza “SaÄŸlık Danışmanı Eczacı” unvanı SaÄŸlık Bakanlığı tarafından verilecek. Dileyen meslektaÅŸlarımız daha ileri düzey eÄŸitimler de alabilecek ve diyabet danışmanı eczacı, astım danışmanı eczacı gibi sıfatlarla hastaların iki hekim ziyareti arasında ilaçlarını kullanımı, ilaç –ilaç ve gıda etkileÅŸimlerini, ilaç uyumunu kontrol edecek ve kayıt altına alacaklar. Eczacılar saÄŸlık sistemine, hasta saÄŸlığına katkılarını artırarak sürdürecekler. Bu konuda da siz deÄŸerli basın mensuplarının her zaman olduÄŸu gibi bizlere, dolayısıyla saÄŸlığa katkı vereceÄŸine de inanıyoruz.

Değerli Basın Mensupları,

Sizlerin aracılığıyla tüm meslektaÅŸlarımızın 14 Mayıs Bilimsel Eczacılık Günü’nü tekrar kutluyor, hastalarımıza bize güvendikleri için teÅŸekkür ediyoruz.

TÜRK ECZACILARI BÄ°RLİĞİ MERKEZ HEYETÄ°